Hasan..

28 Nisan 2013 Pazar

-Kermes´e -Davet- Essen Ayasofya Camii Kermesi..

-Essen/Katernberg ((Ayasofya Camii´de)) Kermes´e -Davet-

Yer; Ayasofya Camii

Meybuschhof,28
45327 Essen/Katernberg

Tarih;10-11-12 (05) Mayis 2013´de


IRTIBAT TEL;0201-306436


Herkes Davetlidir...


 

11 Mart 2013 Pazartesi

Yeni Frekans Türksat..

KANAL D TÜRKIYE - SAMANYOLU TV TÜRKIYE - KANAL 7 TÜRKIYE YAYINLARI AZ ÖNCE TÜRKSAT UYDUSUNDAN YAYINA BASLAMISTIR!!!

FREKANS : 12.699
POLARIZASYON : VERTICAL
SEMBOL ORANI : 6600
FEC : AUTO
 alinti..  
Teko Aslan

Kermes; Essen/Nrw/Ruhrgebiet/Deutschland

 Ayasofya Camii Kermesi; Essen Katernberg/Nrw/Ruhrgebiet/

Yer; Ayasofya Camii Meybuschhof 28 
45327 Essen /Katernberg
Tarih; 10-11-12 Mayis 2013 Tarihleri arasinda olacaktir..Kermesimizde Araba cekilisleri..Umre Cekilisleri.. ve daha neler neler..Cocuklar icin eglenceler,Karate gösterisi,Döner,Izgara,Lahmacun,Mesrubatlar..ve cok sürpriz calismalar sizleri ve ailenizin katilimiyla destek görecektir inseAllah.Tüm dostlarinizi burada bulusturunuz. Ayasofya Camii adina Sponsorluk desteginde bulunmak isteyen saygideger okuyucularimizin bana basvurmalari rica olunur Allah cc simdiden desteginizi Kabul ve Makbul eylesin (AMIN)

Devrekli Hasan

Irtibat Tel; 0176-53352335


Ayasofya Camii Tel;0201-306436

Festi Bahar 2013 Duisburg yakininda..

22-03-2013 -  25-03-2013  Tarihleri arasinda Festi Bahar olacaktir..
Yer; FestiBahar 2013 22.03 - 25.03.2013
MESSE NIEDERRHEIN
An der Rheinberger Heide 5 47495 Rheinberg

Giris ücretlidir..detayli bilgi icin  kendi sayfasindan bakabilirsiniz 

ALINTI;  http://festibahar.de/

Ateist olan´a Tokat gibi cevap..Ateist

Beyaz esya pazarlamacisi kamyondan iner Beyaz esya satan dukkana girer Dukkanda dini bir konuda sohbet yapilmaktadir Satici sohbet esnasinda kafasini uzatarak:
-Merhaba , ben ateistim, sizinle dini konularda tartisabiliriz, dedi
Dukkanda bulunanlardan biri olan Necmi Abi
-Hos geldin Ateist kardes,
-Hos bulduk
-Buyur gel oturalim, sohbet edelim
Ateist oturur
-Isminiz nedir ateist kardes?
-Yildirim
-Merhaba Yildirim memnun oldum benim adim da Necmi
-Sagol
-Sen akilli, zeki birine benziyorsun, dedi Necmi Abi
- Nerden bildin? Diye sordu Yildirim
( Necmi abi bastan y yapiyor ki kapi sonra gicirdamasin)

-Pazarlama mudurusunuz, aptal adami mudur yapmazlar Ordan anladim, dedi
-Tesekkur ederim
O yuzden sen ateist olamazsinAteist olmak icin akilsiz,salak olmak lazim Cunku su kainata baktigimizda her sey Allah'in varligini bize gosteriyor, dedi

Yildirim sessiz beklemede Necmi abi cebinden gozlugunu cikardi
-Yildirimcigim madem sohbet edicez , sevdim seni
-Ben de sizi sevdim, severim konuskan insanlari,dedi Yildirim

Necmi abi gozlugu gostererek:
-Buna ne dersiniz Yildirimcigim?
-Gozluk deriz, dedi
-Biz de gozluk deriz
Cebinden kalem cikartip:
-Buna ne dersiniz?
-Kalem deriz, dedi
-Biz de kalem deriz, dedi Necmi abi Buarada dukkan sahibi bir tepsi seftali ortaya koydu sohbet esnasinda afiyetle yensin diye
Necmi abi bir seftaliyi eline alarak:
-Peki buna ne dersiniz Yildirimcigim? dedi
-Seftali deriz, dedi
-Bak iste biz de seftali diyoruzDemek ki gorus ayriligimiz yok Simdi sen buna seftali desem ben patates desem, digerine kalem desen ben de baston desem herhalde bu adamla sohbet edilmez deyip kalkip giderdin Demek ki baktigimizda ayni seyleri gorebiliyoruz
Simdi biz bu seftaliyi nerden aldik Yildirimcigim?
-Manavdan, dedi
-Hayir oyle degil Yani denizden mi cikardik, topraktan mi cikardik, yoksa agactan mi topladik?
-Agactan dedi
-Peki bu agacin asli nedir?
-Nasil yani? diye sordu Yildirim
-Yani bu agac aslinda bir odun degil mi?
-Evet dogru, biz agac diyoruz ama asli odun
-Peki bu odun seftali yapmayi ogrenmek icin okula gitti mi? Kursa gitti mi?
-Gitmez tabi ki, dedi
-Akli var midir bu odunun? Dusunup desin ki : Ya ben bu insanlara seftali yapayim de afiyetle yesinler
Yildirim dusundu:
-Akli yok, dediOkula da gitmedi
-Yani Yildirimcigim, bu odun oyle bir sey uretiyor ki tadi, rengi, kokusu hosumuza gidiyor, icindeki vitamin vucudumuzu besliyor Yildirimcigim bu seftaliyi bize bizi taniyan biri mi verebilir yoksa bu odun mu verebilir?

Yildirim dondu kaldi Durdu, dusundu:
-Sen, dedi Bir deryasin
Necmi abi gulumseyerek:
-Ben derya degilim , derya bizim okudugumuz Kuran Tefsiri kitaplaridir Iste Yildirimcigim Bizi taniyan, seven, aciyan ve neyden hoslandigimizi bilen bir Rabbimiz var O seftaliye kokuyu veren , burnumuza da o kokuyu alma kabiliyeti vermis Tadini veren, dilimize tat alma kabiliyeti vermis Iste O bizim Rabbimizdir, Allah'imizdir
Necmi abi devam ederek:
-Mesela dedi inegin sut vermesi Inek bizi tanimaz Arinin bal vermesi, ari bizi tanimaz Simdi biz bilim adamlarini toplayip desek ki: Ya profesorler , bu arilar var ya cok terbiyesiz seyler, biz balini almaya gidince bizi sokuyorlar Biz bundan sonra ari bali yemek istemiyoruz Biz siz bal yapin, bize profesor bali yapin biz ondan yemek istiyoruz desek Bize ari gibi bal yapabilir mi profesorler?
-Yapamazlar dedi
-Peki profesorun yapamadigi bali, bir sinek nasil yapabiliyor? Kuran'da Nahl suresi var Orda Allah diyor ki : Ben ariya vahyediyorum, emrediyorum insanlar icin sifali olan bali uretiyor Kuran'da iki yerde sifa kelimesi gecer Birinde Allah'in Peygambere vahyettigi Kuran'in inanlara sifa oldugu soylenir, digerinde ise Allah'in arilara vahyettigi balin butun insanlara sifa oldugu soylenir

Yildirim iyice saskin vaziyette bakiyor Necmi abi devam ederek:
-Mesela 5 kisilik bir taksi, saat kulesinin etrafinda kendi kendine doner mi?
-Tabi ki donmez, dedi Yildirim
-Peki 5 kisilik taksi kendi kendine donmezken 7 milyarlik dunya kendi kendine nasil donuyor? Demek ki onu bir donduren var Yildirimcigim hic baklava baklavacisiz baklavalasir mi?
Yildirim gulumseyerek “Hayir, dedi
-Iste maalesef modern bilim baklavayi goruyor ama baklavaciyi gormek istemiyor
-Yahu siz nereye takiliyorsunuz? Hocaniz kim? dedi Yildirim
-Sevgili kardesim benim Hocam Bediuzzaman'dir, ben onun yazdigi eserleri okurum dedi Necmi abi
-Yapma ya o mu hocaniz?
Necmi abi :
Sen bize takiı neşelenirsin , dedi
-Belli ya cok neseli bir insansin, bir odundan neler cikardin, dedi Yildirim
-O bu bisey mi Yildirimcigim biz de daha ne odunlar var
Guluserek vedalasip ayrildilar

alintidir>http://www.mumsema.com/iman-etmeyenlere-cevaplar/92001-ateist-kardes.html

İmam-ı a'zam hazretlerine bir ateist, bir mutezile, bir de cebriyeci üç kimse gelir Ateist sorar:

İmam-ı a'zam hazretlerine bir ateist, bir mutezile, bir de cebriyeci üç kimse gelir Ateist sorar:
(Allah varsa, var olan görülür Varsa ispat et)
Akılcı olan mutezile sorar:
(Cehennemde ateş var Şeytan ateşten yaratılmıştır Şeytana ceza vermek mümkün mü?)
Cebriyeci de sorar:
(Sen ise irade-i cüziyye var diyorsun Her şeyin hâlıkı Allah iken insan ne yapabilir ki?)
İmam-ı a'zam hazretleri, yerden 3 avuç nemli toprağı top gibi yapıp, her topu birine atar
Üçü de, durumu kadıya şikayet eder Kadı niye çamur topu attığını sorar
İmam-ı a'zam hazretleri der ki:
Bunlar bana soru sordu ben de cevap verdim Ateist, Allah varsa, var olan şeyin görünmesi gerekir demişti Toprak başımı acıttı dedi, madem ağrı var, ağrıyı göstermesi lazımdır Ağrıyı bile göremeyen Allah'ı nasıl görebilir ki? Ateist akılsızdır, aklı varsa göstermesi gerekir Ruh da akıl gibi görünmez, ama yaptıklarından anlaşılır Kâinatın var olması da onun bir yaratıcısının olmasını gerektiğini gösterir
Mutezile olan ise, topraktan yaratılmış olduğu halde, çamur toptan etkilendi Toprak topraktan etkilendiğine göre ateş de ateşten etkilenir Demir testeresi demiri kestiği gibi, ateş de ateşi yakar
Cebriyeci ise, (Allah her işi zorla yaptırır) diyordu O zaman o toprağı Allah attı, bu beni niye şikayet ediyor? Kendi kendini yalanlamış oluyor

Ustasız yapılan kayık
Hz İmamın böyle kısa cevaplar verdiği çoktur Mesela bir ateistle saat onda buluşup münazara etmek üzere anlaşırlar Hz İmam kasten toplantıya bir saat kadar geç gelir Ateist gecikince, (Bakın imamınız korktu gelemiyor) der, gelince de niye geç kaldın diye sorarlar O da, (Kayık yoktu Irmaktan geçemedim, bir de baktım ki, ağaçtan kopan dallar kendiliğinden bir kayık oluverdi, ben de binip geldim, ondan geciktim) der Ateist, gülmeye başlar, (Gördünüz mü nasıl yalan söylüyor, hiç kendiliğinden, bir ustası olmadan kayık yapılır mı?) der Hz İmam hemen taşı gediğine koyar:
(Bre ateist, bir kayık ustasız kendiliğinden olamazsa, bu koca kâinat kendiliğinden nasıl var olur) diyerek ateistle münazara bile etmeden galip gelir

Sayıların sonu olmaz
Yine bir ateist, (Allah var ise, başlangıcı olmadığı gibi, sonsuz da olamaz, yani Allah ezeli ve ebedi değildir) der Hazret-i İmam, 1'den önce sayı var mı? der O da yok der (Sayıları sonuna kadar say bakalım) der O da, epey saydıktan sonra, bırakır Hz İmam, (Devam et, sonuna kadar say) der Ateist, (Milyon, milyar, trilyon, katrilyon… Bunun sonu olmaz) deyince, Hz İmam, (Sayıların bile 1'den öncesi ve sonu olmadığına göre, kâinatı yoktan yaratan ezeli ve ebedi olmaz mı?) der

Güvenilen kişi
İmam arkasında niye Fatiha okutturmuyorsun diyenlere de şöyle der:
Siz kırk kişisiniz, hepinizi ayrı ayrı mı ikna edeyim yoksa en güvendiğiniz ilim sahibi birini ikna etsem, siz de kabul eder misiniz?
Adamlar kabul ederiz der O zaman Hz İmam der ki:
Münazara başlamadan daha dava bitmiştir Siz kırk kişiden birisine güveniyorsunuz, onu seçtiniz Ben de imamın okuduğu kâfi gelir, cemaatin okuması gerekmez diyorum Siz nasıl bir kişiye güvenmişseniz ben de imama güvendim

alintidir>>>http://www.mumsema.com/iman-etmeyenlere-cevaplar/30699-mutezile-cebriyeci-ve-ateist.html